Beslenme; büyüme, yaşamın devam etmesi ve sağlığın korunması için besinlerin kullanılması olarak tanımlanmaktadır. Birçok hastalığın önlenmesinde, tedavisinde ve sonrasında hastanın; kişiye özgü, yeterli ve dengeli beslenme programları ile bir uzman tarafından takip edilmesi büyük önem taşımaktadır.
Beslenme yetersizliği ve dengesizliği bazı hastalıkların ortaya çıkmasına doğrudan etki ederken, bazılarına ise dolaylı olarak etki ettiği araştırmalar tarafından kanıtlanmıştır. Bu nedenle sağlıklı bir yaşam için Hipokrat’ın, “Besinler ilacınız, ilaçlarınız besinler olsun” yaklaşımının sürdürülmesi önemlidir. Elit İstanbul Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Bölümü’nde alanında uzman diyetisyenler görev yapmaktadır. Diyetisyenler,
Kişiye özgü diyet programları ve beslenme eğitimleri konularında hizmet vermektedir.
Beslenme ve Diyet Bölümü’ne başvuran kişilerin, öncelikle beslenme alışkanlıkları ayrıntılı olarak gözden geçirilmektedir. Daha sonra vücut yağ, kas, su oranı ve mevcut yağın vücuttaki dağılımı tespit edilip, yaş, boy, cinsiyet, fiziksel aktivite ve kan değerleri göz önüne alınarak kişiye özel beslenme programı planlanmaktadır.
Beslenme ve Diyet Bölümü’nde verilen hizmetler:
- Koruyucu ve önleyici beslenme
- Sağlıklı beslenme
- Çocukluk çağında beslenme
- Ergenlik döneminde beslenme
- Gebelikte beslenme
- Yaşlılıkta beslenme
- Sporcu beslenmesi
- Tedavi edici beslenme
- Şişmanlıkta (obezite tedavisi) beslenme
- Diyabette beslenme
- Kalp hastalıklarında beslenme
- Gut hastalığında beslenme
- Tansiyonda beslenme
- Böbrek hastalılarında beslenme
- Sinir sistemi hastalıklarında beslenme
- Özel diyetlerde beslenme
- Çölyak hastalığında beslenme
- Vejetaryen beslenmesi
- Kilo alma programları
Diyabette Beslenme
Diyabette ilerleyen dönemlerde kişiye çok farklı semptomları da beraberinde getirir. Böbrek fonksiyonları bozulabilir,gözde görme kayıpları,oluşabilir. Hasta şekerini dengeleyemez ve sürekli açlık krizlerine girebilir. Bu durumda diyabet ve obezite kısır döngüye girebilir. Diyabetli bireye özgü beslenme programları ile hastanın kan şekeri düşürülür, insülin kullanımı sonlandırılabilir. Kişinin yaşam kalitesi artar.
Aşırı Zayıf Bireylere Özgü Kilo Alma Programları
Çok kilolu olmak kadar aşırı zayıf olmak da önemli sağlık sorunu olarak sayılmaktadır.
Bu bireylerde ishal, halsizlik, iştahsızlık, çok sık gözlemlenen semptomlardır. Ayrıca vücutlarını beğenmedikleri için pskolojik olarak da kötü hissederler. Polikliniğimizde hastaya özel kilo alma programları uygulanarak ayda 3-6 kg alınması ve sonrasında bu kilonun korunması hedeflenir.
Çocukluk Çağı Beslenmesi
Düzenli beslenmesi gereken en önemli gruplardan biridir. İyi beslenen çocuk sağlıklı bir yetişkin olma adayıdır. Çocuklara özel programlar aç kalmalarını önleyerek planlanır.
Beslenme ve Diyabet Polikliniği
Sağlıklı bir birey olmak sizi hastalıklardan ve ilaçlardan korur. Sağlığın temeli kaliteli, temiz ve düzenli beslenmekten geçer. Polikliniğimizde detaylı muayeneniz yapılır, vücut analiziniz yapılır ve tahlilleriniz incelenir. Size en uygun beslenme programları yazılır. İyi beslenmek gelece en uygun yatırımdır ve sağlıklı bir yaşlılık dönemi için elzemdir.
Gebelik Diyeti
Gebelik beslenmesi hem anne sağlığı hem de bebeğin sağlığı açısından çok önemli bir dönemdir. Annenin bu dönemde iyi beslenmesi, bebeğin gelecek yaşamını, hayat kalitesini var olacak hastalıklarını etkiler. İdeal kilosundan fazla kilo alarak doğuma giden bir anne bebeğinin sağlığını riske sokabilir. Gebelerin bu dönemde tüketmemesi gereken yiyecekler bebeğin normal gelişimi için alınması gereken enerji miktarı ve öğün saatleri diyetisyen tarafından planlanır.
Şişmanlık (Obezite)
Dünya Sağlık Örgütü’nde çağın vebası olarak nitelendirilen ve bir hastalık olarak kabul edilen şişmanlık (obezite) kişiyi sadece fiziksel değil, kronik birçok hastalığa neden olmasıyla metabolizma olarak da sıkıntıya düşürmektedir. Şişmanlık, besinlerle alınan enerji miktarı ile enerji harcanması arasındaki kronik dengesizliğe bağlı olarak beden yağ kütlesinin, yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boya göre ağırlığın istenilen düzeyin üzerine çıktığı multifaktöriyel bir hastalıktır. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hasta sayısında hızla artış gösteren şişmanlık, mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Türkiye’de son 10 yılda yetişkinlerdeki şişmanlık oranındaki artış hafif şişmanlık için erkeklerde %19, kadınlarda %27; şişmanlık için erkeklerde %3, kadınlarda ise %30’a ulaşmıştır.
Türkiye’de toplam şişmanlık oranı % 26 civarındadır.
Hastalıklara davetiye…
Şişmanlık ile birlikte kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, safra kesesi hastalıkları, bazı kanser türleri, kemik-eklem rahatsızlıkları, solunum rahatsızlıkları, adet düzensizlikleri, kısırlık gibi hastalıkların oluşum riski de daha da artmaktadır.
Şişmanlık (obezite) Nedenleri
- Kalıtımsal faktörler
- Enerji alımı ve harcanmasındaki dengesizlikler
- Fiziksel aktivite azlığı
- Hormonal etmenler
- Psikolojik sorunlar
Şişmanlık Saptanması
Şişmanlığın teşhisinde kullanılan en pratik ve sık kullanılan yöntem Beden Kitle İndeksi (BKI) adı verilen formüldür. Bu formüle göre beden ağırlığınızın(kg), boyunuzun metre cinsinden karesine (m²) bölünmesi yeterli olacaktır.
BKI Değerleri
- 9 kg/m2’nin altında olanlar – Zayıf
- 19-24.9 kg/m2’nin arasında olanlar – Normal
- 25-29.9 kg/m2’nin arasında olanlar – Toplu (Hafif Şişman)
- 30-34.9 kg/m2’nin arasında olanlar – Şişman (Obez)
- 35-üzeri olanlar – Aşırı Şişman
